Mehmet Emin Uyartaş başkandan alıntı
Zeytin Ağacı
Resimde gördüğümüz ağaç üçbin yıllık tarihe tanıklık etmiş bir Zeytin ağacı
Çok uzun yıllar ağaçlandırma işi ile uğraşıp ellibinin üzerinde ağaç dikmiş/diktirmiş bir arkadaşınızım. İzmir Seferhisar bölgesi Bademler köyü civarında yedibine yakın zeytin dikme/diktirme imkanına sahip oldum. Yaklaşık dört ayımı o köyde ,köylülerle beraber geçirdim.
Zeytin ve incir ağacı diğer ağaçlara göre biraz farklıdır. Bu ağaçlar gündüz karbondioksit salgılayıp gece boyunca da doğa ya oksijen verirler. Zeytin ,kış boyunca yaprağını hiç dökmez. Çok uzun süre yaşadığı için “Ölmez Ağacı” adını almıştır. Hipokrat , birçok hastalıkta zeytinyağını kullanmış ve bu yağa ” Altın suyu” adını vermiştir. Kutlu kitabımız Kur-an’ın Tin suresinde ki “Zeytin , incir ve o emin beldeye and olsun ki ” ifadesi ; bu ulu ağacın kutsallığını defalarca vurgular. Kendi kendini yenileyebilen, kolay kolay çürümeyen bir ağaçtır zeytin . Üstelik çok fazla da bakıma muhtaç değildir.
Ve tüm dünyada ki zeytin ağaçlarının yüzde dokuzu ülkemizde …
Siz ne yapıyorsunuz?
Kentlerimizi ,çarpık yapılaşma ile beton ormanlarına dönüştürerek nefesimizi kesiyorsunuz.
Binlerce hektar orman yanarken, beceriksizliğinizi kılıflandırıp yersiz kavgalarınızla milyonlarca canlının yok olup gitmesine göz yumuyorsunuz.
Gözlerinizi kör etmiş hırslarınız , etrafınızda olan biteni görmenize öyle ket vurmuş ki…Görmüyorsunuz.
Yaradanın emeğini hiçe sayıyorsunuz.
Kolay yetişmiyor insan, ağaçlarda öyle… bilinç yoksunusunuz. Çünkü insanlar ve diğer canlılar üzerinde bir emeğiniz yok…
Hiç bir şeyiniz samimi değil, duygularınız; içselleştirilmeden yaşanılmış olunca, değerleriniz de kaduk kalıyor maalesef.
Ama biliyormusunuz? Bitkiler katillerini tanıyor
“Bakster etkisi” diye bir makale okumuştum.
Poligraf(yalan makinesi) uzmanı olan Bakster’in bitkileri yalan makinasına bağlayıp nasıl tepki verdiklerine dair bir gözlemdi.
Artık bitkiler de sizi tanıyor. Ayağınızı denk alın.