22 Kasım 2024 10:56

Ülkücüler en çok ağabeylerle vurulur.

Ağabey derken sakın yanlış anlamayın, asla yaşını başını almış, ömrünü bu davaya vakfetmiş, her biri bir birinden değerli, hareketin temel taşı, kanaat önderlerimizi kast etmiyoruz.

Çünkü onlar fikir, duruş ve asaletleriyle her zaman bu hareketin başının tacıdır.

Biz bu gün burada size, becerebilirsek hareketin kenelerinden

Bir türlü dik durmayı öğretemediğimiz,

Bir türlü yakamızı kurtaramadığımız, omurgasız pazarcılardan bahsedeceğiz.

Harekete ciddi bir katkıları yokken, ne hikmetse ülkücülük ve dava adamlıkları bir türlü bitmeyen sahte kahramanlardan

Bir tek makaleleri bile yokken, yüzlerce kitap yazmış gibi ideolog kesilen sahtekarlardan

Onlar olmayınca hareket derin bir nefes alacakken, kendileri olmazsa sanki hareket çökecekmiş gibi algı yaratan kompetanlardan

Hiç bitmeyen, biri gidip diğeri gelen, hikayeleri hikaye, sahte kahramanlardan

Hareketin her şeyden, her kesten kurtulup da, bir türlü onlardan kurtulamadığı, asalaklardan bahsedeceğiz.

Şu sıralar tam vakti, bütün maharetleriyle yine meydandalar çünkü.

Arkalarında bir tek ülkücü olmadığı halde, bütün ülkücüler arkasındaymış gibi yine satacaklar bizi.

Reisler, başkanlar da büyük bir iştahla katılacaklar bu işe.

Yeri gelmişken üç beş satırda olsa şu, İmamoğlu’na destek veren ülkücüleri hainlikle itham eden ocak başkanına da bir şeyler söylemek gerekiyor.

Sayın başkan iyi güzel de ülkücü bir aday mı var?

Diyelim ki İmamoğlu’nu destekleyenler hain

Peki! Binali’yi destekleyenler ne? Kahraman mı?

Ülkücülük bu mu sizce.

Bu kadar mı izanınızı kaybettiniz be arkadaş.

Hangi tarafın başarısıyla biterse bitsin, bilin ki en karlımız ister reis, ister başkan, ister ağır ağabeyler olsun yine onlar olacak. Pazarlık ve satış böyle bir şey çünkü.

Bal tutan parmağını yalar sözü gereği, büyük bir zevkle bozkurtluğa(!) ara verip tilkiliğe soyunacaklar bir süre

Peki! Ne olacak bu seçimin hali?

Kime oy verecek, kimi destekleyeceğiz?

Bunun cevabını bile bilmiyorsan, niye ülkücüyüm diye geziyorsun ki.

İlla sana birilerinin bir şey söylemesi mi gerekiyor?

Bir koyun olmadığının, fikri hür, vicdanı hür bir bozkurt olduğunun, ne zaman varacaksın farkına. Görmüyor musun? Akılsız idraksiz, algıyla yönlendirilebilecek bir cahil yerine koyuyorlar seni.

Ülkücü bir aday yok. Kimseye takılmadan, asalet, fikir, ahlak ve adaletinle, hür iradenle vereceksin kararını.

Bu satırları yazan beni de, liderliğini kaybetmiş liderleri de, partiliğini kaybetmiş partileri de, paçavraya dönmüş pazarcıları da geçip, ülkücü hareketin, ülkücü duruşun asalet ve vakarıyla temsil edeceksin ülkücülüğü.

Televizyonları açtığında kulaklarını tırmalayan algıdan, seni aptal yerine koyan aptallardan uzak, ülkücünün idrak ve ferasetini koyacaksın ortaya.

Binali sağcıymış, İmamoğlu solcuymuş geçeceksin bunları.

Seçeceğin kim olursa olsun önce adam mı değil mi ona bakacaksın.

25 yıl senden ne aldılar, sana ve ülkene ne verdiler ona bakacaksın.

Birine Milliyetçiliği niye ayaklar altına aldıklarını, diğerine Atatürk’ün ilke ve inkılaplarının neresinde olduklarını soracaksın.

Kürdistanları, Lazistanları, ekümenikleri, Fatihaları, unutmayacak sorgunda da, tercihinde de adil olacaksın. Türk milliyetçileriyle alay etmenin ne demek olduğunu göstereceksin onlara.

Velhasıl ı kelam davanın hikaye, dümenin şahane olduğu bir dönemden daha geçiyoruz.

Bir çentik daha atacağız deftere.

Başkanların, reislerin, partilerin, ağabeylerin hepsi hikaye.

Çünkü Oğuzhan’dan Atatürk’e, o asil, o kutlu, o temiz cevheri onlar değil, sen taşıyorsun.

Yani ülkücünün de, davanın da, reisin de, başkanında, kralı da, kraliçesi de onlar değil sensin.

Unutma! Onlar olsaydı zaten bu hallere düşmezdin.

HASAN GÖMLEKSİZ

22 Haziran 2019

#ağabeylerle, #dava hikaye, #dümen şahane, #ülkücüler, #vurulur

Bir yanıt yazın